kim?

yaşamayanbilir

24 Ağustos 2012 Cuma

Beş Şart - II



II – Ezan

Aylardır beklediği an gelmişti. Ömrü boyunca canlı izleyemeyeceğini sandığı İrlandalı şarkıcı az sonra sahneye çıkacaktı. Aslında haksız da sayılmazdı, şarkıcı yıllar önce müziği bırakmıştı ve bir daha turneye çıkmayı düşünmüyordu. Ne var ki bütün birikimlerini yitirince hiç gitmeyi düşünmediği uzak diyarlardan bile konser tekliflerini kabul etmişti. Yeni albümünü turnede tamamlayıp yılsonunda piyasaya sunmayı tasarlıyordu. Sahneye elinde gitarıyla tek başına çıkacaktı. Daha fazlası ilave masraf demekti, büyüleyici sesi kalabalığı etkisi altına almaya yeterdi. Söyleyeceği ilk şarkının notalarını çalmaya başladığında en öndeki hayranlarından biriyle göz göze geldi. Minyon, küt saçlı bir kızdı. Saç kesimi yıllar öncesinde kalmıştı. Kıpırtısız gözlerini şarkcının yüzüne dikmişti. Sanki yüzünde, kimselerin fark edemediği bir mimik yakalama peşindeydi. Oysa bu anı aylardır bekleyen kız neyin peşinde olduğunu bilemeyecek kadar şaşkındı. Sesini duymadan bir hafta bile geçiremezken, o şimdi kanlı canlı karşısındaydı. İlk şarkıyı bu yüzden hiç dinlemedi. Ancak ikinci şarkının ortasında müziğin farkına vardı. Saçı başı karışmış, üzerinde tek renk bir tişört, olanca sadeliğiyle şarkıcının varlığı geri kalan her şeyi silmişti. Söylediği şarkının sözlerini unutsa, notaları karıştırsa, konser boyunca sahnede uyuklasa bile umurunda değildi. Ezbere bildiği şarkıları tekrar dinlemek için burada değildi. İstediği onu izlemekti, onunla aynı mekânda olmak, aynı havayı solumak ne demek, onu öğrenmekti. Ancak öğrendiğini kimseye anlatamayacağını da biliyordu. Merak eden buraya gelmeliydi, yanında olmalıydı. Konserin ortalarına doğru nihayet gözlerini şarkıcıdan alıp etrafında gezdirdi. Herkes hipnotize olmuş gibi sahneye bakıyordu. Yalnız olmadığına sevindi. Bu da bizim ibadetimiz diye geçirdi içinden, yüzlerce insan bir arada tutkunu olduğumuz nağmelere ruhumuzu açıyoruz. Her birimiz başka yerde olamayacak kadar kırılganız, dokunsalar paramparça olacağız. Ama bir arada olduğumuz sürece kimse bize dokunamaz. Derken kimse ne olduğunu anlamadan bir anda müzik kesildi.

Ezan okunuyordu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder